Otizm bir hastalık değildir, farklılıktır.
Otizm yaşamın erken dönemlerinde başlayan sosyal beceri ve iletişim kapasitesini etkileyen özel bir beyin gelişim bozukluğudur. Otizmin tıp dünyasında tanımlanması yakın dönemde olmuştur. Otizm ilk kez 1943 yılında Leo Kanner adlı bir psikiyatrist tarafından tanımlanmıştır.
Bilinen en etkili otizm tedavi yöntemi ise yoğun özel eğitimdir. Özel eğitim ile birlikte diyet programları, oksijen tedavileri, duyu bütünleme, oyun terapisi gibi birçok tedavi yöntemi de bulunmaktadır.
Otizmin erken belirtileri arasında atipik sosyal ve iletişim, sallanmak, etrafında dönme veya çırpmak gibi tekrarlayan davranış veya hareketler parmak uçlarında yürüme, uzun süreli öfke nöbetleri belirli seslere, kokulara ve dokunmaya karşı duyarlılık görülür. Bunun yanında otizmin en temel belirtisi göz teması kuramamalarıdır. Kısa süreli çekingen bakış, karşısındakini anlamaya yönelik bakmama gibi durumlar olabilir. İsmi ile çağırılan çocuklar genellikle tepki vermez neredeyse tümünde konuşma problemleri vardır.
Otizmli çocukların güçlü tarafları da vardır. Olağanüstü derecede iyi bir hafızaya sahiptirler. Olağanüstü dürüst ve güvenilirdirler.
Otizmli çocukların görsele dayalı öğrenme yetenekleri yüksektir. Onlardan görsel öğrenenler diye de söz edilir. Detay odaklı olmaları onlara birçok konuda avantaj olabilir. Ezbere öğrenme konusunda çok iyidirler.
Motive edildiklerinde veya sevdiği iş ve konularda uzun süre konsantre olabilirler. Hatta ilgilendikleri bazı konularda uzmanlaşabilirler. Kısacası otizmli çocuklar hayata sadece farklı pencerelerden bakarlar. Farkında olmamız için otizmli bir yakınımızın olması gerekmiyor. Toplumsal bilinçlenme ile otizmli bireylere karşı anlayışlı olmalı ve onları ayırmadan yanlarında durmalıyız. Bir çocuk bizim öğrettiğimiz yolda öğrenmiyorsa, biz onun öğrendiği yoldan öğretmeliyiz.
Adres:
ELPEREK MAH. ANKARA CAD. NO 54/4 PAMUKOVA / SAKARYA
Telefon
0264 551 51 00